Kitaplarım

Büyük bir tutkuyla sürdürdüğüm İtalyanca serüvenimin 30. yılında eski ve yeni öğrencilerime hediye etmek üzere renkli, eğlenceli butik bir dil kitabı hazırladım 2018 yılında. Birbirinden güzel suluboya resimleri ile Gamze Tavukçuoğlu ve birbirinden güzel sayfa tasarımları ile Atölye Balkabağı’ndan Seda Elyıldırım ile çalışmak çok keyifliydi, kitabın yanında harika bir dostluk çıkardık.

Kısa sürede müthiş dönüşler aldım. Benim için en anlamlılarından biri de teşekkürler sayfalarında ilk yer verdiğim sevgili hocam Aldo Baldini’den gelen fotoğraftı.

30 yıl sonra ona ulaşabileceğimi hayal bile edemezken tanıştığım, Dante ile Sanat ve Düşünce ve Leonardo ile Sanat ve Düşünce kitaplarının yazarı sevgili Mustafa Tolay kısacık bir oturum sırasında ondan Aldo Abi diye bahsedince gözlerim parladı, inanamadım. Böylece kitabı acele paketleyip İstanbul İtalyan Kültür’ün efsanevi hocası Aldo Baldini’ye de gönderme şansım oldu.

Mustafa Tolay ve Aldo Baldini

Yalnızca bu fotoğrafı görmek, hediyesi eline geçip aradığında söylediklerini duymak için bile değerdi bu emeğe.

Bu vesileyle, bir şekilde görüşmeyi başaramadığım bazı eski öğrencilerle tam 20 yıl sonra tekrar buluşup aynı neşeyle sohbet ettik. Kitabım bir konsept kafede satılarak yakınların yakınlarına da ulaştı. İtalyanca’ya ilgisi olan ve olmayan herkesin ilgisini çekti. Bu nedenle, güncellemeler yaparak bazı kısımları buradan da paylaşmaya, yeni paylaşımlar eklemeye ve buradan daha fazla kişiye ulaşmaya karar verdim.

Diğer eski İtalyanca öğrencilerimle organik bağım sürüyor hala zaten. Yeniler ise dünya tatlısı! Kimi İtalya’da üniversitede, kimi ise orada okumak için hazırlanıyor. İtalya’dakiler fotoğrafları, tatlı sürprizleri ile ruhumu besliyor. Gidecek olanlarla ise hummalı çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Kitabımın onlara da rehberlik edecek olması fikri heyecan verici!

Bu kitabın içeriğini güncelleyerek blog üzerinden paylaşmaya başladıktan bir ay sonra pandemi gerçeği ile savrulduk, evlere kapandık. Evde pişen organik yemeklerle karnımızı doyururken film, müzik, kitaplar ve doğa da ruhumuzun gıdası oldu. Derinlemesine yaptığımız temizlik sonrasında balkonda, terasta, bahçede derin bir nefes alıp içimizi temizledik.

Benim blogumun da gerçeği ve türü değişti tabii. Duygular, anılar, çağrışımlar ön plana geçti ve corona günlerinde blog benim terapi odam, ağlama duvarım, eğlence mekânım oldu. Dokuz ay boyunca neredeyse her gün yazdım, bazı günler ise hızımı alamayıp iki kez yazmışım. O kadar çok yazdım ki bu yazıların sanal âlemde kaybolmasına içim el vermedi, 2021 yılının başında bir kitabım daha oldu böylece!

Yazılarımda hep kitaplardan uyarlanan filmlerin bahsi geçti, ancak sayıları fazla olmasa da senaryodan romanlaştırılan kurgular da var. Benimki ise hayatımdan film karelerinin de olduğu bir kitap ve ardından blog yazılarından sonra gelen nevi şahsına münhasır bir dönem kitabı oldu. Yumurta mı tavuktan, yoksa tavuk mu yumurtadan ben de anlamış değilim.

Yazıların başlıkları İtalyanca ve çoğunda Türkçe karşılıklarını vererek İtalyanca sözcükler ve ifadeler geçirip İtalyan kültürüne ağırlık vererek konseptimizden fazla uzaklaşmamaya çalıştım. İtalyanca öğrenenler için aynı zamanda bir sözlük niteliğinde bir anı kitabı çıktı ortaya!

Zürafalarla ilgili 11 Temmuz 2020 tarihli yazım çok sevildi, çok sayıda fotoğraf ve zürafalı günaydın ve iyi geceler mesajı aldım. Stefano Benni’nin, “Zürafanın kalbi düşüncelerinden uzaktır. Dün aşık oldu ama henüz bilmiyor” sözünden yola çıkarak böyle bir isim vermeyi uygun gördüm kitabıma.

Eğer kendiniz için satın almak veya ilgilenebilecek yakınlarınıza bildirmek isterseniz Cinius Shop ve birçok online kitapçıdan temin etmek mümkün. Ama eğer Cinius Shop’tan alırsanız benim emeğim kazanıyor çünkü yayınevi ve benim arama başkası girmiyor!