I pensieri lontano dal cuore

Kalpten uzak düşünceler!

Picasso’nun dediği gibi zürafa, fil ve kediyi icat eden Tanrı aslında gerçek bir tarzı olmayan ve farklı şeyler deneyen bir sanatçıdır.

Dio in realtà non è che un altro artista. Egli ha inventato la giraffa, l’elefante e il gatto. Non ha un vero stile: non fa altro che provare cose diverse.

Evcil hayvan olarak üçünden birini seçecek olsam tercihim kesinlikle zürafa olurdu. La giraffa Tanrının en güzel eserlerindendir. Öğrencilerim ve arkadaşlarım bilir, ofisime girer girmez karşı duvarda kafasını bir pencereden içeri sokmuş meraklı bir zürafa resmi vardır. Yok, öğrencilerime meraklı olun, sorgulayın gibi subliminal mesajlar göndermek için asmadım onu oraya, tamamen benim zürafa sevgimle ilgili.

I miei studenti

Bendeki resmi fotoğraflayamadığım için bunu temsili olarak koydum, çok benziyor ama benim resmimde tek zürafa var. Buradakiler öğrencilerim olsun o zaman!

Neden bu kadar seviyorum zürafaları? Belki de çok büyük ve güçlü kalpleri olduğu için. Zürafanın kalbi ve beyni arasında iki metre kadar mesafe olduğu için beynine müthiş bir basınçla kan gönderen kalbi son derece güçlüdür ve è più grande della sua testa (başından daha büyüktür). Dış tasarımları kadar iç tasarımları da özgün olan bu tatlı yaratıklar için tek bir sıfat seçmem gerekirse zarif derdim.

Nitekim zürafanın adı da Arapça zarafet anlamına gelen zarafa sözcüğünden geliyor. Batı dillerindeki isimlerinin kökeni de bu sözcük.

Zarafa, 1826 yılında Mısır Valisi Muhammed Ali Paşa’nın Fransa Kralına hediye olarak gönderdiği yavru zürafanın da adı aynı zamanda. Come un gesto diplomatico (diplomatik bir jest olarak) zürafa göndermek fikri nereden çıkmış derseniz, X. Charles’ın Paris’teki Jardin des Plantes’de sergilediği egzotik hayvanlara zürafa da eklemek üzere verdiği ilan maalesef.

Una giraffa francese

Etiyopya’daki avcılarla iletişime geçen Muhammed Ali Paşa, henüz iki haftalık yavru zürafayı develere yükleterek kaçırmış. Develer üzerinde, yelkenliler ve gemilerle, en son da yürüyerek durissimo (çok meşakkatli) bir yolculuktan sonra kralın sarayına ulaşan zavallı yorgun hayvan, ömrünü Jardin des Plantes’de geçirmiş. Burada on yedi sene itinayla bakılan ve büyük sevgi toplayan Zarafa, halk arasında ikon olmuş, modaya ve hatta saç şekillerine yön vermiş.

Zarafa’nın yolculuğunu yazan naturalista (doğa bilimci) Étienne Geoffroy Saint-Hilaire (1772-1844) bu zarif hayvanı ilk gördüğü anda büyülenmiş ve kurduğu her cümlede onun fantastik bir güzelliğe sahip, göz alıcı, muhteşem bir hayvan olduğuna değinmiş.

1845 yılına kadar yaşayan Zarafa şimdi La Rochelle Müzesinde.

Zarafa’nın yolculuğunu Michael Allin’in Zarafa adlı kitabından okuyabilir, 2012 yapımı animasyon filminden izleyebilirsiniz:

İtalyan hiciv yazarı, gazeteci ve şair Stefano Benni de zürafaların kalpleri ve beyinleri arasındaki lunga distanza (uzun mesafe) üzerinden tek bir cümleyle felsefe yapmış:

(Zürafanın kalbi düşüncelerinden uzaktır. Dün aşık oldu ama henüz bilmiyor)

Stefano Benni’nin Tatlı Hayat, Tanrı’nın Grameri, Deniz Dibindeki Bar, Prendiluna ve Cyrano De Bergerac/Hepsi Sana Miras adlı Türkçe’ye çevrilmiş kitapları var eğer ilgilenirseniz.

Yolculuğunuz ne kadar meşakkatli olursa olsun, düşünceleriniz kalbinize yakın olsun!

“I pensieri lontano dal cuore” üzerine 4 yorum

    1. Beyaz giymem kış günü ama zürafaya düşkünümdür diye başlamıştım ama oradaki kelime züreyfa imiş ve onun da nahoş anlamları varmış, bu atasözü Adana’da daha farklı şekillerde kullanılıyormuş falan caydım hemen.. ama doğrudan akla o geliyor dimi :)))

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir